ECHELON NEDİR? NASIL ÇALIŞIR?
Cevdet Övet
Web design, News, Graphic
ECHELON NEDİR? Echelon ABD, İngiltere, Kanada, Avustralya ve Yeni Zellanda istihbarat örgütleri nin Dünya üzerindeki tüm elektronik haberleşme, iletişim ağlarını izlemek, dinlemek, kayıt altına almak için geliştirdikleri ve aktif olarak kullandıkları sistemin kod adıdır. Echelon projesine 1947’de UKUSA anlaşmasıyla başlanmış ve 1971’de kullanılmaya başlanmıştır. 1971’den bugüne kadar Echelon’un kullandığı teknolojiler ve kapsamı sürekli sürekli olarak genişletilmiş, güncellenmiştir.
ABD Milli Güvenlik Dairesi NSA’nın liderliğinde Echelon ile Dünya üzerindeki neredeyse tüm telefon görüşmeleri, internet bağlantıları, e-postalar, uydu iletişimleri, fax iletilerinden tutun yapılan kredi kartı harcamaları, bankacılık işlemlerine kadar akla gelebilecek tüm iletişimi dinleme, izleme ve kayıt altına almak mümkündür. NSA, Kasım 1952′de dönemin ABD Başkanı Harry S. Truman’ın bir genelgesiyle kurulmuş ve dünya çapında iletişim istihbaratı görevi verilen kurumun varlığı uzun bir süre gizli tutulmuştur.
ECHELON NASIL ÇALIŞIR?
Echelon veri toplamak için çeşitli yollar izler. ABD, İtalya, İngiltere, Türkiye, Yeni Zellanda, Kanada, Avustralya, Pakistan, Kenya ve henüz açığa çıkmamış bazı diğer ülkelerde sistem için hazırlanmış gelişmiş anten sistemleri ile uydu haberleşmelerini dinlemek, telefon hatları üzerindeki iletişimi dinlemek, internet ağının anahtar bağlantı (Router) noktalarında veri iletişimini filtreden geçiren sniffer sistemlerini kullanarak internet iletişimini dinlemek, ABD’nin okyanus altındaki telefon hatlarını dinlemek için bu sistemlere dinleme cihazları yerleştirerek kıtalar arası iletilim hatlarını dinlemek gibi çeşitli yöntemleri kulllanarak Dünya üzerindeki iletişim sistemlerinden geçen veri paketleri Echelon tarafından kayıt altına alınır. (1982’de okyanus tabanındaki telefon hatlarının bakımı sırasında sisteme yerleştirilmiş ve echelon için kullanılan dinleme cihazlarından biri Fransız sualtı ekibi tarafından fark edilmiştir.) Kayıt altına alınan bu veriler Dictionary (sözlük) adı verilen filtreleme sisteminden geçirilir. Dictionary dinlemeler ve izlemeler ile toplanan veriler içinde önceden belirlenmiş olan anahtar isimler, kelimeler, adresler, ses örnekleri vs. gibi verileri tarayan bilgisayar ve veritabanı ağıdır. Dictionary ile ayıklanarak bulunan tehlikeli ve güvenlik için tehdit sayılabilecek bu iletişim unsurları uzmanlarca izlenmek için takibe alınırlar.
Bazı raporlara göre ABD, Avrupa’daki telefon, fax ve elektronik iletişiminin %90’ını Echelon ile dinliyor. Proje ortağı olan 5 devletin Dictionary’ye girdiği anahtar kelimeleri içeren bir veri elde ettiğinde anahtarı içeren veri paketi anahtarı giren ülkenin istihbarat örgütüne gönderiliyor. Echelonun potansiyel terör eylemleri ile ilgili bilgileri elde etmesinin yanında çeşitli ülkeler ile ilgili ekonomik istihbarat toplaması Avrupa Parlementosu’nu rahatsız eden nokta oldu. Gerçekten de Echelon soğuk savaş döneminde geliştirilen askeri bilgileri dinleyen çeşitli elektronik istihbarat sistemlerinin aksine resmi daireler, şirketler, organizasyonlar ve bireyler gibi kaynaklarıda dinlemektedir.
Echelon’un varlığı sürekli olarak ABD tarafından inkar edildi. İlk kez 23 Mayıs 1999’da Avustralya, Canberra’daki Savunma Sinyalleri Müdürlüğü (DSD) Başkanı Martin Brady’nin yaptığı açıklama ile Echelon’un varlığı kabul edildi. Brady 50 yıldır var olan ve gizlenen küresel elektronik izleme sistemi olduğunu kabul eden ilk kişi oldu. Bu gelişme ABD ve İngiltere’yi rahatsız etti. Echelon’la ilgili yapılan araştırmalar, İkinci Dünya Savaşı sonrasında İngiltere’yle istihbarat faaliyetlerini sürdürmek isteyen ABD’nin, Echelon’un adımını ilk olarak “Shamrock Projesi” ile ortaya attığını göstermektedir. Daha sonra Kanada,Avustralya ve Yeni Zelenda da katılmıştır. Bugün artık Yeni Zelanda ve Avustralya Hükümetlerinin de resmen kabul ettikleri Echelon Projesi, iletişim istihbaratı konusunda soğuk savaş döneminde bilinen en büyük projedir.
Echelon’un ortaya çıkışıyla birlikte, ABD’nin uluslararası ihalelere girecek Amerikan şirketleri için rakiplerin sırlarını çalmak için de sistemi kullandığı öne sürüldü. İddiaya göre, ABD firmalarının katılacağı ihalelerde rakip şirketlerin iletişimi dinlenerek milyarlarca dolarlık kazanç sağlandı. Avrupa Birliği, İngiltere dışında bu ağa karşı engelleme çalışmalarını yoğun şekilde sürdürüyor.
Echelon’un Türkiye’de de üsleri bulunuyor. Türkiye’deki bu üssün Karamürsel’de olduğu iddia ediliyor ancak bu bilgi doğrulanamıyor. NATO ülkeleri tarafından desteklenen Echelon’un 50 ülkede 175 merkezi olduğu tahmin edilmektedir. Tahmin edilebileceği gibi bu merkezlerin tamamına yakını ABD tarafından kullanılmaktadır. Ayrıca ABD gerekli görmesi halinde Echelon’a ait bilgileri paylaşmamak gibi bir ayrıcalığa da sahiptir. ABD’nin “büyük kulağı” ilk kez 1960’da Rusya’ya iltica eden iki NSA görevlisinin, ABD’nin 40 ülkenin haberleşmesini dinlediğini açıklamasıyla ortaya çıkmıştır. Ancak ABD bu iddiayı sürekli inkar etmiştir. Ta ki 23 Mayıs 1999’da Avustralya, Canberra’daki Savunma Sinyalleri Müdürlüğü (DSD) başkanı Martin Brady’nin yaptığı bir açıklamaya kadar.
Echelon, dünyada 5 ana stratejik uyduyu kullanmaktadır. Bu uyduların her birinin yeryüzünde bir ana üssü yani istasyonu bulunuyor. Bu istasyonlar, İngiltere’nin kuzeyindeki Menvith Hill, Endonezya uydularını besleyen ve beslenen Avustralya’nın güneyindeki Shoal Körfezi, Latin Amerika uyduları ile bağlantılı Kanada’nın Başkenti Ottowa’da Leitrim, Almanya’da Bab Ailing ve Japonya’da Misawa istasyonlarıdır.
ECHELON SESİNİZİ TANIR
Echelon sizi sesinizden tanıyor. “Tehlikeli” şeyler konuşuyorsanız, ses kaydınızı alıp, otomatik olarak metne dönüştürüyor ve gerekli birimlere sunuyor. PKK Terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’ın, Saddam Hüseyin ve Usame Bin Ladin’in yakalanmasında da büyük katkısı vardır Echelon’un.
ECHELON’A KARŞI ÖNLEM
1991’de Phil Zimmerman isimli genç bir Amerikalı bilgisayarcı, çözümü son derece zor, kendi yazılımı olan çok basit bir şifre programını ücretsiz olarak internet aracılığıyla bütün dünyaya yaydı. Bu şifre PGP (Pretty Good Privacy) olarak biliniyor. (Anlamı: Mükemmel Sır Saklama). PGP’den sonra ona benzer daha mükemmel şifreler bulundu. NSA bilgisayarları bunların hiçbirini, ya da hemen hemen hiçbirini, çözemiyor. Bunun için 250 haneli sayılarla oluşturulan ve çözümü süper bilgisayarların bin yıllarını alabilecek bu şifrelerin çözümü için NSA, kuramsal olarak bunları birkaç saniye içinde çözebilecek kuantum bilgisayarların gelişmesini sabırsızlıkla bekliyor ve bu araştırmaları cömertçe destekliyor.
Tahminlere göre, 11 Eylül’ü Echelon sistemi, saldırıyı düzenleyenlerin yüksek güvenlikli şifreleme sistemleri kullanarak haberleşmesi nedeniyle haber alamadı.
ABD’nin 11 Eylül saldırılarını Echelon aracılığıyla haber alamamasında en önemli neden olarak kriptoloji gösteriliyor. 11 Eylül’deki saldırı sonrasında Echelon gibi yüksek teknolojiye sahip bir sistemin kurucusu olan ABD’nin, bu saldırıları neden önceden haber alamadığı tartışıldı. 11 Eylül saldırılarının, ABD’nin dünyadaki hakimiyetini pekiştirme operasyonunun bir parçası olduğu şeklindeki komplo teorilerini şimdilik bir yana bırakırsak, NSA’nın 11 Eylül saldırılarını haber alamamasında en önemli neden olarak kriptoloji gösteriliyor.
Bu görüşe göre, bazı ülkeler gizlice haberleşmelerini dinleyen büyük “kulaklar”dan, bazı firmalar da bilgisayar korsanlarından korktukları için, şifreleme sistemleri büyük önem kazandı. Bu şifreleme sistemleri doğal olarak, teröristler tarafından da yaygın bir şekilde kullanılıyor. Soğuk Savaş bitene kadar modern elektronik şifreler yalnız belli çevrelerce kullanılabildi. Bunlar askeri personel, casuslar ve diplomatlardı. Bu çevreler dışında şifre kullanılabilmesi için, kullanılan şifrelerin gizli servislerce çözülebilecek cinsten olması gerekliydi.
JAM ECHELON DAY
İlk kez 1999’da denenen sivil bir eylemdir.eylemin mantığı aynı günde, Echelon filtreleme sistemine takılacağı bilinen anahtar kelimeleri içeren mümkün olduğunca çok email iletisi göndererek, Echelon sistemini bir günlüğüne de olsa kilitlemektir. 1999’daki denemenin başarıya ulaşıp ulaşmadığı bilinmemektedir.
Echelon’un varlığının öğrenilmesinden sonra, Echelon karşıtı sivil gruplar oluşmaya başladı. Echelon karşıtlarının açtığı bir siteden, sistemi kilitlemek için, mesaj göndermek mümkün olabiliyor. Echelon’un tehlikeli olarak tanımlamış olabileceği kelimeler, gönderilecek mesaja yazılıyor ve bu mesaj Echelon’un kurulduğu gün olan 21 Ekim günü postalanmak üzere saklanabiliyor veya hemen gönderilebiliyor. Bu yöntemin Echelon’a karşı etkili olup olmadığı bilinmiyor. Sistemin büyüklüğü ele alındığında, “Echelon Day” kapsamında gönderilen mesajların, sembolik kalacağı varsayılabilir. Bu eylemin amacı olsa olsa, insanları Echelon hakkında bilgilendirmek ve Echelon’a karşı tepkisiz kalınmayacağını, projenin sahiplerine göstermektir.
echelon’un kullandığı uydu antenleri olduğu söyleniyor.